“İlk olarak 2006 yılında Petrol Ofisi’nin yüzde 34 hissesini 1 milyar 54 milyon dolara satın alan OMV, 2010’da Doğan Grubu’ndan kalan hisselerin yüzde 54’ünü 1 milyar Euro’ya aldı”
Regnum ve Opet Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Öztürk ile Avusturyalı OMW’nin satışa çıkardığı Petrol Ofisi’ni konuşuyoruz.
Azeri petrol şirketi Socar, Katarlı bir yatırımcı ve Koç Topluluğu Enerji Grubu’nun ihale ile ilgilendiği medyada yer almıştı.
İlk olarak 2006 yılında Petrol Ofisi’nin yüzde 34 hissesini 1 milyar 54 milyon dolara satın alan OMV, 2010’da Doğan Grubu’ndan kalan hisselerin yüzde 54’ünü 1 milyar Euro’ya alarak şirketteki payını yüzde 90’ın üzerine çıkarmıştı.
2002 yılında kurucusu olduğu OPET’teki hisselerinin yüzde 50’sini Koç Topluluğu’na satan Öztürk, ihale ile ilgili bazı ayrıntıları veriyor:
“Ne olursa olsun alacağız diye bir şey yok ama ihale ile ilgileniyoruz. Alırsak Petrol Ofisi olarak devam etmeyiz, marka yıprandı.”
‘REKABETİ ENGELLEMEZ’
Gruptaki akaryakıt dağıtım şirketlerinden Sunpet’in yüzde 18, Opet’in yüzde 23-24 pazar payı olduğunu söyleyen Öztürk “Rekabet Kurumu’na göre, pazarın yüzde 45’ten fazlası aynı grupta olamaz. Biz zaten o sınırın altındayız. Toplam pazar payımızı yüzde 30’a çekmek istiyoruz” diyor.
Petrol Ofisi’nden sonra ikinci büyük dağıtım şirketi olan Opet’in marka yönetimi yeteneğini ön plana çıkaran Öztürk, “OMW, 3 milyar dolar verip satın aldığı Petrol Ofisi’nden yılda 1.2 milyar dolar zarar ediyor, 1.3 milyar dolar da borcu var. Kârsız toptan satışlar yapıyorlar. Örnek; 3’üncü havayolu inşaatına çok ucuza mazot veriyor. Biz kârlı bir modele geçeriz” diyor.
Petrol fiyatlarının düşmesinden, son 2-3 yılda 150 milyon dolarlık kayba uğradıklarını belirten Öztürk, petrol sektörünün serbest piyasaya uyum sağlamadığının da altını çiziyor.
Biyoloji öğretmenliğinden gelen Nurten Hanım’ın ikinci en büyük merakı da bitkiler… adını golf sporlarında kullanılan ceviz ağacı cinsinden alan otelde 200’ün üzerinde endemik bitki türü yetiştiriliyor.
G-20’de de oteldeki bitki çeşitliliği konu oldu.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, Erdoğan ile ismini ıhlamur ağacından alan “Tilya” salonunda görüşürken, “Nasıl bir ağaç?” diye soruyor. Erdoğan konuğuna ağacı göstermek istediğini söyleyince, otel görevlileri de, çevredeki fidanlıklardan 2 metre boyunda bir ıhlamur ağacını kapıp, salonun ortasına getiriyorlar.
Geçtiğimiz aralık ayında hayatını kaybeden Mustafa Koç golf merakı ile bilinirdi.
Öztürk kendisini golfe Koç’un alıştırdığını söylüyor.
Türkiye’de golf yatırımlarının yetersizliğine de vurgu yapan Öztürk “İngiltere’de 850 golf sahası varken, Antalya’da 20 tane. Ancak dünyanın golf turizminde 5’inci ülkesiyiz. Bu yıl turizm gelirlerimiz 10-15 milyar düşebilir. Golfte 550 bin olan geceleme sayısının da 300 bine düşeceğini tahmin ediyorum. Golf Avrupa’da kulüplerde oynanıyor. O nedenle golfçülere villa satılıyor. Bizde 49 yıllığına kiralanan turizm alanlarında golf yapıldığı için, villa satılamıyor. Akdeniz’de önümüzdeki 5 yılda 100 golf sahası kurulması hedefleniyordu” diyor.
Antalya’da artan güvenlik önlemlerine de değinen Öztürk “İlk kez silahlı güvenlik elemanı bulundurmaya başladık” diye ekliyor.
Antalya turizminin canlanması için THY’nin yurtdışından tarifeli seferlere başlaması gerektiğinin “milyonuncu kez” altını çiziyor.
İstanbul Koşuyolu’nda ofis merkezi yapacakları arazi için 10 yıldır ruhsat alamadıklarından da yakınıyor.
Öztürk golf oynayarak stres atıyor…
1993 yılından beri düzenlenen World Corporate Golf Callenge (WCGC), son 4 yıldır Türkiye’de düzenleniyor. 2015 ve 2016 yılı karşılaşmalarında WCGC’ye ana sponsor olan Opet adına, Antalya Carya Golf Kulüp’te düzenlenen turnuvada Fikret Öztürk yarıştı.
20-22 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen turnuvada birinci olan takım, Türkiye’yi Portekiz’deki WCGC 2016 Dünya Kupası’nda temsil edecek.
Serpil Yılmaz/Habertürk
POST A COMMENT.