Adnan Ateş, İstanbul
2017 yılı boyunca birçok devletin Bitcoine yönelik müdahalelerine tanıklık ettik. Bu ilkel müdahalelerin bir kısmı Blockchaini anlayamamış olmaktan kaynaklanırken bir kısmı da finans sektörünün dayatmaları sonucu gerçekleşti. Devletler tarafından gerçekleştirilen bu ani müdahaleler neticesinde Bitcoin önemli ölçüde değer kaybetse de arkasındaki Blockchain teknolojisinden aldığı güçle toparlanmayı başarabildi. Peki ama devletlerin Bitcoine müdahalesi mantıklı mı? Bu müdahale devletler açısından avantaj mı yaratacak yoksa dezavantaj mı?
Yukarıda özetlediğimiz üzere bu müdahalelerin arkasında hem devletlerin Blockchaini anlayamaması hem de finans sektörünün dayatmaları yer almakta. Geleceğe ait bir teknoloji olan Blockchaini anlayamayan devletlerin bilmedikleri bu teknolojiden korkmaları ve tedirginlik duymaları anlaşılabilir bir durum olsa da bu hatada ısrarcı olmaları pek anlaşılır değil. Bu ısrarın arkasında kimi zaman finans sektörünün gölgesini görüyoruz ve devletin bu ısrarının avantajdan çok dezavantaj sağlayacağını öngörüyoruz. Peki ama neden?
Devletin öncelikli olarak Bitcoini tanıması ve buna ilişkin bir yasal çerçeve oluşturması gerekiyor. Aksi durumda devletin tanımadığı bir paraya ve bir alana müdahalesi söz konusu olmaz ve Bitcoin cinsi işlemlere ilişkin anlaşmazlıklara hukuk sistemimiz müdahale edemez. Hukuk sistemimizin devletin tanımadığı bir para cinsinden işlemlere ve anlaşmazlıklara müdahalesi mümkün olmayacağı için bu alanda ortaya çıkacak anlaşmazlıklar hukuk sistemimizi ve diğer ülkelerin hukuk sistemlerini zorlayacaktır.
Devletlerin ilerleyen dönemlerde zor duruma düşmemesi için Kripto paralara ilişkin yasal çerçeve oluşturmaları elzem ve kaçınılmazdır.
Bitcoinin her gün biraz daha yaygınlaştığı ve kullanım alanı kazandığı gerçeği göz önüne alındığında devletin buna ilişkin bir yasal zemin oluşturma gerekliliği ivedilik kazanmaktadır. Şimdi bu gerekliliğe biraz da pratik bağlamda göz atalım. Bitcoinin herhangi bir merkez zinciri tarafından kabul gördüğünü ve müşterilerin de bu para ile ödeme yaptığını varsayalım. Herhangi bir müşterinin arızalı bir ürün alarak market ile anlaşmazlık yaşadığını ve bu anlaşmazlığı mahkemeye taşıdığını varsayalım. İşte böylesi bu durumda söz konusu davanın mevcut yasaların dışına taşıması kaçınılmaz bir gerçektir ve bu durumda yasal boşluklar mutlaka oluşacaktır. Bu nedenle devletlerin ilerleyen dönemlerde zor duruma düşmemesi için Kripto paralara ilişkin yasal çerçeve oluşturmaları elzem ve kaçınılmazdır.
Devletin öncelikli olarak Bitcoini tanıması ve buna ilişkin bir yasal çerçeve oluşturması gerekiyor. Aksi durumda devletin tanımadığı bir paraya ve bir alana müdahalesi söz konusu olmaz ve Bitcoin cinsi işlemlere ilişkin anlaşmazlıklara hukuk sistemimiz müdahale edemez.
Ayrıca uluslararası sistemin ve devletlerin Bitcoini tanımaması durumunda bu para cinsi organize suç örgütleri tarafından illegal zeminde kullanılacaktır. Küresel sistemin tanımadığı ve kontrol edemediği bu para cinsi suç şebekeleri tarafından amacı dışında kullanılacak ve küresel sistemi zor durumda bırakacaktır. İşte bu nedenler dolayısıyla hem uluslararası sistemin hem de ulusal devletlerin Bitcoini tanımaları ve bu Kripto paraya ilişkin mevzuat oluşturmaları gerekmektedir.
Ekovizyon Dergi/ekovizyon.com.tr
BU YAZIYI’DA OKUMAK İSTEYEBİLİRSİNİZ: Bitcoin neden çökmeyecek?
POST A COMMENT.