Bölgesel Kürt Yönetimi’nde film gibi operasyon

Türk firmaların çok yoğun bir iş hacminin olduğu Bölgesel Kürt Yönetimi’nin idaresinde ki bölgelerde referandum öncesi sular durulmazken, Türkiyenin bölgede iş yapan en önemli inşaat firmalarından Ekinciler İnşaat Genel Müdürü Cuma Ekinci’nin geçtiğimiz günlerde fidye nedeniyle kaçırıldığı daha sonra ise Türk bürokratların girişimleriyle serbest bırakıldığı ortaya çıktı.

Dışişleri Bakanlığı’na konuya ilişkin bir mektup yazan Ekinci, 2004 yılından bu yana Kuzey Irak Bölgesel Hükümeti sınırları içerisinde müteahhitlik hizmetleri yaptıklarını belirterek, bugüne kadar 285 milyon dolarlık taahhüt altına imza atmış bir firma olduklarını hatırlattı.

“Süleymaniye’de alıkonuldum”

Temmuz ayının ilk haftasında Halepçe Valisi ve Halepçe Karayolları Genel Müdürü ile yaptıkları görüşmeler neticesinde Halepçe için çok önemli bir yol projesi için de çalışmalara başladıklarını ifade eden Ekinci, şöyle devam etti:

“Proje ilişkin çalışmalarımız sürerken 19 Temmuz’da Ata Serawi isimli bir şahısla yaptığımız telefon görüşmesine istinaden davet edildiğim eve gittim. Burada KYB politbüro üyesi olduğu şahıs tarafından Süleymaniye’de alıkonularak bodruma hapsedildim. Şirketimize ait makine ve ekipmanları kendilerine devrettiğime dair Kürtçe bir belgeyi bana imzalatmak istediler. Ek olarak serbest bırakılmam için de 100 bin Amerikan doları fidye talep ettiler.”

Erbil Başkonsolosluğu devrede

Olayın duyulmasının ardından eski Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker ile Türkiye’nin Erbil Başkonsolosu Mehmet Akif İnam’ın büyük çabalarıyla aynı günün akşamında silahlı adamlar eşliğinde Halepçe’deki kendi şirketlerinin şantiyesine bırakıldığının altını çizen Ekinci, “Serbest bırakıldıktan sonra da şantiye dışına çıkmamam için çevreye silahlı adamlar konuldu. Taşeronumuz tarafından gizlice şantiyeden çıkarıldım ve güçlükle Erbil’e ulaştım. Daha sonra Sayın Eker, Sayın İnam ve diğer ilgililerin büyük çabalarıyla ülkemize giriş yaptım.” ifadesini kullandı.

“Erbil’de mahsur kaldım”

Ekinci ayrıca, mevcut durumda canlarının yanı sıra şirketlerinin ticari hakları ve iş makinalarının da tehlike altında olduğuna dikkati çekerek, “Konuyu Süleymaniye Kara Yolları Genel Müdürü ve Halepçe Valisi’ne iletmesine rağmen yardımcı olmadılar. Kuzey Irak’taki referandum öncesinde bu tür olayların yaşanmasını oldukça manidar buluyoruz. İnşallah hem bizlerin hem de oradaki diğer Türk şirketlerin tüm hakları ilgili kurumlarımızca özenle korunur ve bir daha başımıza böyle şeyler gelmez.” şeklinde konuştu.

Ekovizyon Dergi/ekovizyon.com.tr

Facebook Comments

POST A COMMENT.